Yasin Ağa Sk NO:9/1
Tuzla/İstanbul
Online 24/7

İnsanlar, insanlık tarihi boyunca sürekli atık üretti. Ancak 18.yüzyıla gelinceye kadar, insanlar tarafından üretilen bu atıklar dünyayı hiçbir zaman tehdit etmedi. Sanayi Devrimi ile birlikte başlayan kitle üretimi ve hızlı nüfus artışları, atık miktarının da doğal olarak katlanarak artmasına neden oldu. Üstelik endüstriyel üretimde kullanılan hammaddeler ve üretim sonrası ortaya çıkan atıklar, bireysel olarak ortaya çıkarılabilecek atıkların miktarının çok ötesine geçti. Atıklar nedeniyle giderek daha yaşanmaz bir yer haline gelen dünyada yalnızca bugünün insanları değil, gelecek nesiller de tehdit altında. Bu durum ile mücadele edebilmek ve daha yaşanılabilir bir dünya inşa edebilmek için ortaya çıkan pek çok proje var. Sıfır atık projesi de bunlardan biri. 

Sıfır Atık Nedir?

Sıfır atık yaklaşımı; doğal kaynakların daha verimli ve israf edilmeden kullanılması, bireysel ve endüstriyel atık miktarının azaltılması, meydana gelen atıkların etkin bir şekilde toplanarak geri dönüştürülmesi olarak tanımlanabilir. Sıfır atık kavramı ile kastedilen hiç atık üretilmemesi değil, bu üretimi minimum düzeyde tutabilmektir. İlk olarak 1970 yılında Amerikalı kimyager Paul Palmer tarafından kullanılan bu kavram, ondan sonra da çeşitli etkinlik ve organizasyonlarla tüm dünyaya yayılmıştır. Türkiye’de de kamu kurumları başta olmak üzere, pek çok alanda sıfır atık yaklaşımına yönelik politikalar geliştirilip uygulanıyor. 

Sıfır Atık Yaklaşımını Doğuran Nedenler?

Sıfır atık yaklaşımının ortaya çıkmasının pek çok nedeni var. Bu nedenlerden en önemlileri şu şekilde sıralanabilir:

  • Doğal kaynakların hızla tüketilmesi, doğal kaynaklara ulaşabilmek için doğaya büyük zararlar verilmesi ve bunlara bağlı olarak meydana gelen küresel ısınma probleminin hem dünyayı hem de insanlığı tehdit etmeye başlaması. 
  • Sürekli ve yoğun bir şekilde ortaya çıkan atıkların bertaraf edilmesinde yetersiz kalınması ve dünyanın hızla bir çöplüğe dönüşmeye başlaması.
  • Teknoloji alanında meydana gelen yeniliklerin, atıklarla mücadelede yeni fırsatlar sunması.

 

Sıfır Atık ile Ne Amaçlanır?

Sıfır atık yaklaşımı, doğa ve insanlık adına bir dizi kazanımın elde edilebilmesini amaçlar. Sıfır atık yaklaşımının temel amaçlarından bazıları şunlardır:

  • Doğal kaynakların israf edilmesinin engellenmesi
  • Yapılacak tasarruflar ile hem bireysel hem de ulusal ekonomik çıkar sağlanması
  • Duyarlı tüketici bilincinin oluşturulması
  • Doğanın zarar görmesinin engellenmesi ve kendini yenilemesinin desteklenmesi
  • Tarım arazilerinin korunması ve verimli hale getirilmesi 
  • Gelecek nesillere daha yaşanılabilir bir dünya bırakılabilmesi 

Sıfır Atık Uygulamaları

Sıfır atıklı yaşam tarzını benimseyebilmek için atılabilecek pek çok önlem mevcut. Bireysel olarak; market poşetlerini kullanmak yerine çok kullanımlık bez torbaları tercih etmek, tek kullanımlık plastik ürünler yerine cam ya da metalden imal edilen ürünleri kullanmak, refill yani yeniden doldurulabilir deterjanlara yönelmek, geri dönüştürülebilir atıkları ayrıştırarak dönüşüm noktalarına teslim etmek, eskiyen kıyafetleri çanta ya da daha farklı ürünler yaparak değerlendirmek gibi tedbirler alınabilir. 

Sıfır Atık ile Sürdürülebilir Endüstriyel Üretim

Dünya üzerindeki atıkların büyük bir kısmı, endüstriyel üretimden kaynaklanır. Ayrıca doğal kaynakların önemli bir kısmı da yine bu tesisler tarafından kullanılır. Bireysel olarak üretilen atıklardan çok daha fazla atığın ortaya çıktığı bu tesislerde sıfır atık yaklaşımı benimsenerek doğaya ve dünyaya büyük katkılar sağlanabilir. Dönüştürülebilir endüstriyel atıkları dönüştürerek, karşılıklı yarar sağlanabilecek işletmelerle endüstriyel simbiyoz ortaklığı kurarak, üretim tesislerindeki personel atıkları için geri dönüşüm üniteleri yerleştirerek sıfır atık yaklaşımına destek olunabilir. Ayrıca sürdürülebilir üretim ve dağıtım politikaları geliştirilerek de sıfır atık yaklaşımının amaçlarına hizmet edilebilir. 

×Whatsapp